3 Eylül 2010 Cuma

Eski ağıza yeni tad


Resimde görülen hayvanımızla, henüz lezzetini bilmesek de uzaktan uzağa tanışma çabası içerisindeyiz. Kendilerine angus deniyor. Görüldüğü üzre bir tanesi angus angus bakıyor işte. Büyük bir ihtimalle lisanı İngilizce. Bizatihi taa Avustralyalardan yemeklerimize ekonomik katık olmak üzere parti parti geliyorlar. Haydi hayırlısı.
*
Artık kasap-müşteri ilişkileri de biraz değişecek zannımca. ''Hemşerim, bana az yağlı, ince kıyım çiğ köftelik angus çekiverir misin?'' talebi ilginç olacak sanki. Çiğ köfte- angus. Veya orta yağlı dolmalık angus. Televizyonda gün boyu izlediğimiz yemek tariflerinde de durum garipliğini koruyacak. '' Yediyüzelli gram yağsız angus etini alırsınız bir güzeel.'' Yok yok henüz beynimde bir yere oturtamadım. Yemeyi hiç düşünmüyorum. Neyyyseee.
*
Ben bir hayvan dostu olarak bu garibanların psikolojik durumlarıyla ilgileniyorum aslında. Onca yoldan ne kadar zor şartlarda geliyorlar kim bilir. Yorgun ve sinirli oldukları; dilini bilmedikleri insanların, daha önce duymadıkları nidalarıyla (brüs mürs gibi) şaşkına döndükleri kesin. Daha önce yanlarında kesilen arkadaşları oldu mu bilemem? Ama onlar, İslami koşullarla kesilecekleri için son anlarında duyacakları besmele ve tekbirler de zavallıları giderayak bihayli korkutacaktır herhalde.
*
Afiyet olsun yiyenlere.