26 Mayıs 2012 Cumartesi

K E P Ç E






Başlığım, Google'da KEPÇE arayanlara kötü bir şaka olacak. :-))


Gelelim yukarıdaki tabloya...


Emekliliğim süreci içerisinde, bilir bilmez, olur olmaz türlü sanatsal uğraşlar içine daldım. Bu da onlardan biri. Zaman zaman diğerlerini de blogumda sergileyeceğim.Tablodan anlayanların eserimi dürbünün ters tarafından bakarak değerlendirmesini özellikle rica ederim. Biliyorum, kulağımı kessem de faydası yok  :-((


Şaka bir yana; göz nurum, el emeğim, ben onları çok sevdim. Sayelerinde, günlerce renklerle dansettim, coştum, eğlendim. Daha ne isterim? Derme çatma bir atölyede, şeker gibi bir hoca ve kafa dengi arkadaşlarla şarkılar söyleye söyleye tuvallerimize can verdik. Güzel günlerdi.


Özetle: Resim, müzik, ya da bir başka san'at dalına sıkı sıkıya tutunmalıyız. Yaşamımızı besleyen atar damarlarımız onlar bizim. Başardığımızda, ortaya bir eser çıkardığımızda, keyifle kendi kendimizi kutlayacağımız (Sağ elimizle sol elimizi sıkarak) gururlarımız...:-))


Sağlık ve huzur dileklerimle.
   




8 Mayıs 2012 Salı

KIZAMIYORUM :-))




GÜNÜN HABERİ :

 

Sahte Tekstil İmalatçılarına Büyük Operasyon



Sahte tekstil ürünleri imal ederek piyasaya sürdüğü iddia edilen şahıslara yönelik İstanbul ve Antalya merkezli olmak üzere büyük operasyon yapıldı. . .


******


 Dostlar beni kınamayın noolur. Ben bu sahtecileri seviyorum.

 Adamcağızlar ne yapsın?''Yerli malı yurdun malı, herkes onu kullanmalı'' öğretisiyle büyümüşler.Amaca ulaşmak için her yol mübahtır.


 Lâkin, yurdum malını hor gören zihniyet, çok daha fazla bedeller ödeyerek kanımızı kurutan ülkelerin  malını kullanmayı tercih etmekte. Aslında çoğu, ana maddesini bizden alıp, üzerine kendi etiketlerini yapıştırarak bizi kandırmakta. Şayet elde edilecek kazanç kirli örgütlere değil de ülkemiz ekonomisine katkı sağlayacaksa bence sorun yok.

 İnsafsızlık etmemek için olaya geniş pencereden bakmaya çalışıyorum ve iki sonuca ulaşıyorum. Birincisi; gerçekten bu malların orijinallerinin daha kaliteli oluşu, hâl böyle ise alanlar bu kaliteyi algılamakta güçlük mü çekiyor? Neticede bu sahtekâr vatandaşların piyasaya sürdüğü ilk malları değil.
İkinci durum; alanların marka merakı. Biribirlerine caka satmak amacıyla bu ürünleri tercih etmiş olmaları. Eee onlara da ancak ''Oh olsun, müstehaksınız'' diyebiliyorum. Kütür kütür sağlam bir SAFİNAZ marka(meselâ edim) giysi yerine R&Y marka(bir daha meselâ dedim) markaya  para verme hevesiyle dolup taşıyorsanız tutmayalım sizi.
   
Bu, çocuğuna yemek yedirebilmek için ''Aaaa bak kuş uçuyor'' diyen annenin çabası gibi birşey sanki. Bilmem, ben böyle düşünüyorum. İsterseniz kınamakta serbestsiniz. 


Sağlık ve huzur dileklerimle. 


6 Mayıs 2012 Pazar

GÜZEL BİR GÜN VE . . .



     güzel bir hediye.  


  Kırk yıllık arkadaşlığın ne demek olduğunu yaşayan bilir. Lise sıralarından bugünlere taşıdığımız sac ayağımız: Serpil, Dilek ve Bendeniz, herhalde buna güzel bir örneğiz.(Kafiyeye de dikkati çekerizz)


  Hava çok güzeldi şansımıza. Yediğimiz içtiğimiz bizim olsun, konu gelsin dostluğumuza, arkadaşlığımıza.(İlham perilerim bana israrla şiir yaz diyor sanki) Temeli sağlam, depreme dayanıklı binalar gibiyiz. Zevklerimiz, ilgi alanlarımız ve yaşam tarzlarımız farklı olmasına rağmen (siz deyin karşın) dostluğumuz sapasağlam. Ortak yanımız, Mevlana'nın dediği gibi; küçük yaşta yaşadığımız büyük kayıplarımız, acemi ellerle sarıp sarmalamaya çalıştığımız yaralarımız. 


  Gelelim yine bugüne: Güle, oynaya geçirdiğimiz güzel birlikteliğimizin sonunda Serpil'ciğim elime bir poşet tutuşturdu ve ''Aman dikkat et kırılmasın'' diye sıkı sıkı tembihledi. Kırılacak bir şey olduğunu anlamıştım da beni bu kadar mutlu edeceğini hiç tahmin etmemiştim. Yukarıda gördüğünüz fincanın üzerindeki fotoğrafımı fi tarihinde vermişim O'na. Şu an bende olmayan bu resimle yüzyüze gelmek (her anlamda) beni o kadar heyecanlandırdı ki anlatamam. Benim ince ruhlu arkadaşım sana ne kadar teşekkür etsem azdır.   
      

   Allah gerçek dostlarımızın eksikliğini göstermesin.


  Sağlık ve huzur dileklerimle.