27 Şubat 2011 Pazar

gözlük- lerim.


Sevgili Eşim, Dostum, Yandaşım,
(Kaldıysa)
*
Sizlere tıb dünyasındaki en son gelişmelerle geldim.
*
*
Fi tarihinde, hatırlamazsınız: Çifter çifter taktığım gözlüklerimden bahsetmiştim. Miyop- hipermetrop derken, güneşin tüm zararlı huzmelerinden nasibini alan zavallı gözlerim ve ben, güneş gözlüğü keyfi yaşayamadan bugünlere geldik.
*
*
Bilen bilir ne var gözlük sözünde. Kışın soğuktan sıcak bir mekâna girmenin ne demek olduğunu, pişen yemeği kontrol etmek için kapağı kaldırılan tencerenin karşısındaki buğulu bakışları biz dörtgözgiller biliriz. Aaaah ah.... la başlayan daha nice mağduriyetimizden bahsedebilirim, akşamın şu ilerlemiş saatinde. Ama duygu sömürüsüne gerek yok. Çünkü neden???? :-)))
*
*
Yakın ve uzak göz kusurunu aynı anda düzelten lens icad edilmiş. Evet evet, hatta şu an ekrana o şirin ve küçük denizanası kılıklı şeffaf göz elbiselerimle bakıyorum. Benim için asrın buluşu. Burnumun üzerinde sürekli düzelttiğim gözlüğüm yok artık. Ama olmayan gözlüğümü düzeltmeye çalışan ellerim sadakatle görevini yerine getirme çabasını sürdürmeye devam ediyor.
*
*
İlk günler takıp çıkarmakta zorluk çektim doğal olarak. Çünkü gözbebeğimle değil bu kadar samimi olmak, cam bölmeler gerisinde bi hayli resmîydik. Şimdi adeta içli- dışlıyız. Resmen parmağımı gözümün içine sokuyorum, sevgili lenslerimi takabilmek için.
*
*
Sözün özü; benim durumumdaki tüm göz kusurluların bundan haberdar olmasını istiyorum.
*
*
Sağlık ve huzur dileklerimle.