11 Ocak 2012 Çarşamba

Dün değil evvelsi gün




Doğum günümdü. :-))

57. Yaşıma merhaba dedim.

Kimseyi ilgilendirmese de gözüm alışsın diye bir daha, bir daha yazıyorum. 57, 57, 57. Vallahi görüntüsü gayet güzel.

Hani okul yıllarında yaptığımız gibi, sağına soluna estetik çizgiler çekerek tavşan ya da kedi haline getirdiğimiz türden. İnşallah güzel bir yıl olur.

Bu yıla damgasını vuran ilginç hediyem, Erdem'imin aldığı, uzun zamandır hayalini kurduğum müzik aleti idi; NEY.

Elime aldığım her müzik aletini çalmak gibi doğuştan bir yeteneğe sahip oluşum, işte burada beni yaya bıraktı. Elime tutuşturup ''Haydi Anne çal da dinleyelim'' dediğinde , son derece kendimden emin havalarla, canım aletimin içine en duygulu, en sıcak nefesimi akıtırken, bana bu kadar kayıtsız kalacağını hiç hesaba katmamıştım. Ney suskun, karizmam suskun, ben suskun. :-((

Hemen pes etmek olur mu? Açtım bilgisayarı, ney dersleri videolarına verdim bir güzel kafamı. Karşımdaki hoca bülbül gibi çalıyor, benden bir düüüt sesi bile çıkmıyor. 45 derece eğim tamam, ıslık çalar vaziyetteki dudak tamam, nefes desen son haddinde, üfür Allah üfür.

Yok yok yok. Dudaklarım uzadı, başım dönmeye başladı, sırtımdan ter boşandı. :-((

''Elbet bir gün çalacağım, ama o gün bu gün olmayacak , doğum günümde son nefesimi vermeyeyim'' diyerek aleti elimden bıraktım. Tabii bu işin peşini bırakmayacağım.

Kendi kendime bir karar verdim: Ömrüm oldukça HER YIL YENİ BİR ENSTRUMANLA TANIŞACAĞIM.

TÜM DOSTLARA SAĞLIK - HUZUR ve MÜZİKLE DOLU YENİ BİR YIL DİLERİM {:-))