31 Temmuz 2012 Salı

İLGİNÇ ŞİKÂYETLER



 En büyük zevkimdir; şikâyet sitelerinde dolaşmak.Eve yeni bir araç-gereç alınacağı zaman mutlaka buralarda gezinip markalar hakkında fikir edinirim.Şikâyetleri dikkate alırım. 

  Özellikle, gıda ürünleri hakkında çok yararlı tiyolar edinirim. Hangi süt bozuk çıkmış, hangi marka tavuk kokmuş... Sokaktaki yüz kişiye sorduk misali oturduğum yerde bilgi sahibi olurum.

 Aslında, bilgisayarı esas sevme nedenim de budur: Bir tıkla, ilgilendiğim her konuda geniş, geniş bilgi sahibi olmak, mucize gibi bir şey.

 İşin bir de ilginç olaylar kısmı var ki, aynı havayı soluduğum yurdum insanının, fıkraları aratmayan yaşanmışlıklarını gözlerim ve ağızım perde, perde açılarak okuduğum; bugün onlardan bazı örnekleri sizlerle paylaşmak istiyorum.

 Aslında kendimi, bu kadar değilse de, farklı bir yere de koymuyorum. Yok aslında birbirimizden farkımız.:-))

  
*İstanbul'daki bir müşteri  kettle’ının (su kaynatıcı) eridiği şikâyeti ile servise başvurmuş. Kettle'in elektrik ile çalıştığını bilmeyen müşterinin ocağının üzerine su ısıtıcının koyarak suyu ısıtmaya çalıştığı anlaşılmış. Ocaktaki ateşin erittiği kettle'in yenisi ile değiştirilmesinde müşteri çok ısrarcı olmuş.

*İstanbul'daki başka bir müşteri de elektrikli karıştırıcıyı tencerenin içinden çıkarmadan yemek pişirmiş. Alet eriyince de şikayetçi olmuş.

*Diyarbakır'da buzdolabının içini aydınlatan ışığı yetersiz bulan bir vatandaş, içine birkaç mum yerleştirerek kendince sorunu çözmüş. Ancak mum buzdolabının tavan kısmını yakınca üründen şikâyetçi olmayı ihmal etmemiş.

*Şanlıurfa'da bir müşteri, satın aldığı mikrodalga fırında yumurta kaynatmayı denemiş. Deneme basınç nedeniyle yumurtanın patlamasıyla sona ermiş. Mikrodalga fırının infilak etmemesi şans olarak değerlendirilirken müşteri, "Yumurta bile kaynatamıyor. Bu fırını ne yapayım? Paramı geri verin" diyerek bayiye fırını iade etmeye kalkmış.

*Mersin'de son model bir ütü alan tüketici, elektrikler kesilip işi yarım kalınca elektriksiz ütü yapmanın yöntemini keşfetmiş! Ütüyü ocakta ısıtarak işine devam etmek isteyen ev hanımı, ütünün gövdesinin yanması üzerine bayiye başvurarak, ütünün değiştirilmesini istemiş.

*Diyarbakır'da fritöz alan bir müşteri, ürünün ilk kullanımda eridiğini görünce Arçelik bayisinin yolunu tutmuş. Büyük bir hırs ile içeri giren müşteri, elindeki erimiş fritözü göstererek kendisine arızalı mal satıldığını söylemiş. Fritözü gören satış görevlisi nasıl kullandığını sorunca adam anlatmış; "Ocağı yaktım, fritözü üzerine koydum. İçine yağ koydum. Ama yanmaya, erimeye başladı." Satış görevlileri müşteriyi kusur kendisinde olduğu için ürünü değiştiremeyeceklerine ikna etmekte oldukça zorlanmış.


Sağlık ve huzur dileklerimle.




27 Temmuz 2012 Cuma

ALACAKLI MIYIZ???



'70 dakika fazla oruç tutuyoruz'

Süleymaniye Vakfı Başkanı, Türkiye’de 70 dakika fazla oruç tutulduğunu iddia etti: Bunun hesabını Allah'a veremezler...

Diyanet’in imsak vaktini yanlış hesapladığını öne süren Süleymaniye Vakfı Başkanı İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdülaziz Bayındır, “Diyanet’in imsak vakti 03.53, bizimkisi ise 05.04. Arada 70 dakikalık fark var. Biz büyük bir ekiple hesaplamayı yaptık. Gecenin ortasında ezan okunur mu?” diye sordu.

**************************************


Her gün ilginç bir haberle uyanmaya alıştık artık. Hevesle beklediğimiz, huzurla yerine getirdiğimiz oruç vecibemize de sonunda bir soru işareti takıldı kaldı. 

Herhalde aklı evvel bazı mümin vatandaşlarımız, ellerine hesap makinalarını alıp, fazladan tuttukları oruç saatlerini hesaplamaya başlamışlardır bile; sonraki oruçlardan düşmek üzere.Bakalım ne olacak netice?

HAYIRLI RAMAZANLAR


19 Temmuz 2012 Perşembe

HAYIRLI RAMAZANLAR








SAĞLIK  VE  HUZURLA










AKILLI BİNA




  Dünden beri sıkıldım bu olayı birinci haber olarak izlemekten. Üstelik bir kişinin bile burnu kanamamışken. Cayır cayır yanan onca tarihi binamız, deprem çadırımız bu kadar rağbet görmedi. Şimdi bizler, yani yetmiş milyon, yaşadığımız APTAL BİNALARIMIZı düşünmeye başladık kara kara. Üstelik, koruma amaçlı yaptırdığımız dış cephe kaplamalarımızla daha da salaklaştırmışız da haberimiz yok.:-((     







Nino'm bu da sana sürprizim olsun. Pazar gezintimizde çaktırmadan çekivermiştim. :-))


Sağlık ve huzur dileklerimle,











16 Temmuz 2012 Pazartesi

FEYZ BUK









     Sevgili Blog Arkadaş'larım,

   Uzunca bir aradan sonra yine bir şeyler paylaşmak üzere sizlerleyim. Öncelikle, sevgili blogumdan bu kadar uzak kalmamın nedenini söyleyivereyim. Okul ödevini yapmamış çocukların öğretmenlerine yutturmaya çalıştıkları mazeret, benim için gerçek oldu. Evimizi su bastı. :-))


  Eskimiş su tesisatımızın azizliği, fotoğraftaki kadar abartılı olmasa da sulak bir meskene dönüştürdü evimizi ve ben tamirat bitinceye kadar, ağlak- ağlak dolaştım durdum. Neyse bitti, gitti.


 Esas değinmek istediğim günün konusu; aşağıda logosu görülen, başlık yazımda açık açık yazmamın internet alemini bloguma kilitleyeceği paylaşım sitesi:


  Okul arkadaşlarımı bulmak amacıyla kapısını araladığım bu uçsuz bucaksız alem, gerçekten beni  amacıma ulaştırdı. İzini bile bulmaktan ümidimi kestiğim beş- altı arkadaşımla yeniden buluştum. Bu açıdan minnet borçluyum. Diğer bir beklentim;  farklı müzik sitelerinde gezinip, eski- yeni melodilerin tadına varmaktı. Kapılarını çaldığım sitelerin kimileri başlarına tac ederken, kimileri ''Şşşt ,hımmmm nereye hanım, nereye?'' dedi.


  Başlarda herşey çok güzeldi. Paylaşımlar seviyeliydi. Her gün biraz daha artan Arkadaş listem soldan soldan gülerek bana bakıyordu. Hiç bir zaman esiri olacak kadar zamanımı burada tüketmesem de, her akşam bir-iki saatimi bu alemde geçirmeyi alışkanlık haline getirmiştim. 


  Profilime girdiğim anda gözlük camlarımın toz pembeye dönüştüğü bu alemin, gerçek yaşamdan pek de farklı olmadığını anlamam biraz zaman aldı. Tanımadığım, bilmediğim insanların gizli gizli beni takibe almaları, zaman zaman engellemeye çalışmaları ''Benimle ne alıp-veremedikleri var ki!!'' sorumu hep yanıtsız bıraktı. 



 Görünen dostlukla  gizli düşmanlığın ustaca harmanlandığı bu sanal alemden, çok güzel kazanımlarım da oldu. Cımbızla çekip çıkarttığım gerçek dostlarımla, FEYZ almak üzere yeni bir profil oluşturdum, yoluma devam ediyorum. Beni ''Gerçek Dost'' bilip kapıma gelenleri de asla geri çevirmeyeceğim. Çünkü Onların,  paylaşımlarımdan  yalan, yanlış anlam çıkartmayacaklarından eminim.


 Bağımlılık konusuna gelinceee  BEN BU TUZAĞA DÜŞMEYECEĞİM. :-))



Sağlık ve huzur dileklerimle.