23 Haziran 2012 Cumartesi

Y E S A R İ D A Ş



                                                              

  Yanıbaşımdaki pek çok  insanın yaşamını; bir dönem bestekârların yaşamı kadar merak etmedim. Hele içlerinde bir tanesi var ki , hem benim gibi yesari ve hem de ASIM ARSOY. Sadettin Kaynak, Selahattin Pınar, Fehmi Tokay ve Zeki Arif Ataergin gibi ünlü bestekârlarla eş zamanlı olarak TSMusıkisinin muhteşem eserlerine imza atmışlar.


 Yesari Asım'ın da  (bir çoğu gibi) musıkiye olan aşkı, babası tarafından onay görmemiş ve  bir süre evinden uzaklaşmasına  neden olmuş. Ancak, udunu pencereden annesine vermek suretiyle  eve girip çıkabilmiş. Sesi duyulmasın diye, evin yüklük dolabında udunun teknesine bez bağlayarak çalmaya çabalamış. O da,  benim gitar çalışım gibi tel düzenini  değiştirmeden, gerdaniye teli yukarda kalacak şekilde çalmış udunu.


 Bu bilgilere  (ve daha fazlasına) Sn.Fatih Salgar sayesinde ulaştım.  Kendisi, bu değerli  bestekârımızın üzerinden elini hiç eksik etmemiş. Son zamanlarında ,bestelerini notaya aktarmasında yardımcı olmuş. Evine sık sık yaptığı ziyaretlerden hep keyf alarak  ayrılmış.


Yesari Asım'ın,  Divan Edebiyatına olan düşkünlüğü ve şiir okumadaki ustalığını da vurgulamadan geçememiş  Sn.Fatih Salgar.  Üstad'ın,  dilinden düşürmediği Tevfik Fikret şiiri:  ''Peri-i Şiirime''
benim için de büyük sürpriz oldu. 

 Mekânın Cennet olsun Yesarî' daşım.


                                                P E R İ -İ   Ş İ İ R İ M E
    

   Bazen sesinde öyle derin bir inilti var,
      Bir hadşe var ki ruhumu karşında titretir;
   Hind’in zehirli goncelerinden numunedir.
 Bazen yanaklarındaki muhrik parıltılar.


Birlikte öyle tatlı zamanlar geçer ki ruh
İster seninle bir ebedi zevk-ı imtizaç;
Bazen fakat, ---Nedir bu felaketli ihtiyaç;
    Bilmem! - eder hayalime hep zulmetin sünuh.


Günler geçer ki paslı bulutlarla kasvetin
Bir ahenin siper gibi örter semamızı;
Ben ağlarım bu sıkletin altında, bir sızı
Ta kalbimin içinde çukurlar açar, derin…


En ber-güzide şiiri fakat böyle bir zaman
İlham edersin; işte mükafat-ı mihnetin!
Mısır’ın o şehriyarına benzer ki tıynetin,
                   Öldürmedikçe vaslını, etmezdi RAYEGÂN.                                                                            


                                                                TEVFİK FİKRET






                
6.8.1896-18.1.1992