16 Şubat 2009 Pazartesi

Sevgililer Günü

''Bir varmıııış, bir yokmuuuuş. Bir zamanlar, Roma'da bir papaz yaşarmış. Adı Aziz Valentine olan bu papaz; sevgililerinden ayrılmak istemeyen asker kaçağı gençleri , gizli gizli kilisede evlendirirmiiiş. Kral bunu duyunca kızmış, köpürmüş ve Aziz Valentine'yi öldürtmüüş.'' O gün ''Sevgililer günü'' olmuş.

Allahaşkına böyle bir masala kim inanır? Ya da sizleri etkilemiş olmayayım,''Ben inanmıyorum'' desem daha doğru olur. Piyasaların canlanması için uydurulmuş bir masal bana göre. Milli, dini bayramlar gibi cümbür cemaat kutlanacak bir gün değil ki sevgililer günü, kişiye özel olmalı.

Günde üç öğün yemek yerine senede bir gün yemeği düşünebilir miyiz? Mümkün değil, hazımsızlık yapar. Bence sevgililer günü için de aynı şeyi düşünebiliriz. Zaten, koca yılın sadece 14 Şubatında hatırladığınız sevgilileriniz varsa hiç zahmet etmeyin.

İşin bir de ''TEĞET'' boyutu var. Özel bir günde alınan hediye (bedeli ne olursa olsun) insanları mutlu ederken, sevgililer gününde alınan hediyenin emsalleriyle karşılaştırılma sakıncası da var üstelik.
Falancanın sevgilisi pırlanta yüzük alırken, sizin sevgiliniz sadece çiçek getirdiyse vay haline. ''Bu ne sevgi ah, bu ne ısdırap.''

Hem, sevdiğinden ayrılmış ya da sevdiğini kaybetmiş insanlara ''Sevgilisiz''liklerini hatırlatmanın ne alemi var? Onlar; günlük hayatlarını yaşayıp gidiyorlardı oysa.

Türk Sanat Müziğimizin en sevilen makamlarındandır ''Uşşak Makamı''. Anlamı; aşıklar makamı. Aşk üzerine yazılmış birbirinden güzel eserlerden bir tanesinin sözlerini yazmak istiyorum:

Bir tatlı tebessümün bin vuslata bedeldir.
Gözlerin hayat verir aşkın ise eceldir.
İnan sevgilim sana benden başkası eldir.
Gözlerin hayat verir aşkın ise eceldir.
ZEKİ MÜREN

Her gününüz sevgilerle dopdolu olsun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder