5 Nisan 2009 Pazar

Dost-düşman



Düşmanımı, sahte dostuma tercih ederim.
******
Evet, bugün yine öz be öz bana ait bir sözle başladım yazıma. Kirli ve kokuşmuş bir dünyada temiz kalmaya çalışan tüm insanlar adına.

Devir ''çok yüzlü'' insanlar devri. Bukalemunun renk değiştirmesi gibi, onlar da duruma göre yüzlerini değişitiriveriyorlar. Oysa, yandaki resimde gördüğünüz Zülüş gibilerin arasanız da bulamazsınız bir başka yüzünü. Onlara göstereceğiniz ufacık bir sevgiye, fazlasıyla karşılık vermek üzere her an hazırdırlar; yalan, dolan, fesatlık nedir bilmeden. Bu yüzdendir; sahillerde, parklarda köpeğini gezdiren insanlardaki artış. Evdeki kuşuyla, kedisiyle, çiçeği ile konuşan insanlar neyin boşluğunu doldurmaya çalışıyor zannediyorsunuz. Önce dünyamızı çöplüğe çevirdik, sonra kendimizi.

Hepimiz yakın yada uzak çevremizdeki insanlarla zaman zaman bir araya geliriz. Güleriz, söyleriz. ''Canım, cicim''le başlayan sevgi sözcükleriyle birbirimizi kucaklarız, iltifatlar ederiz. Ama, bu güleryüzlerin ne kadarı gerçek, ne kadarı sahte bilemeyiz. Teknoloji böyle bir ayırıma hizmet edecek alet üretse yok satardı herhalde. Böylece bizler de bu dost görünümlü kımıl zararlılarından fazlaca etkilenmezdik.

''Ben senin düşmanınım'' deme mertliğini gösteren insanları da alnından öpmek gerekir. Çünkü bu açıksözlülük; karşısındaki kişiye, kendini savunma fırsatı verir. Bir silah seçip, mücadele etme eşitliği tanır. Aksi halde, dost görünümlü düşmanın açtığı çukura düşmek kaçınılmaz olur.

Sağlık ve huzur dileklerimle.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder