13 Nisan 2009 Pazartesi

Özgürlük



Her insan rüyasında kendisini mutlaka bir kez olsun uçarken görmüştür. UÇMAK herhalde özgürlüğün en güzel simgesi. Uçsuz bucaksız masmavi gökyüzünde, istediği yöne doğru, istediği yükseklikte kanat çırpmak kesinlikle çok güzel bir duygudur.
.
Çocuklar, ilk adımlarını atmaya başladıklarında önce kontrolsüzce öne doğru atılır, sendeler ve düşerler. Bir, iki,...derken yürümeyi öğrenirler. İşte yaşamın ta kendisi. Sendele, düş, kalk, dizlerin acısın ve sonunda ıslık eşliğinde sekerek koş. Koştuğunun farkına bile varmadan. Yaşamımızın her evresinde bu örneği bir daha, bir daha yaşar dururuz.

Özgürlük; insanoğlunun kendi kanatlarıyla uçması, kendisini keşfetmesi, diğerlerinden farklı olduğunu hissetmesi değil midir? Kişisel özelliklerini, öğrendiği doğrularla harmanlayıp birşeylerin üstesinden gelebilmesi değil midir? Kazandığı her başarıda sağ eliyle sol elini sıkarak kendisini kutlaması değil midir?

İlişkilerde de özgür olmak çok önemli.Kısıtlanmadan, sahiplenilmişliğin baskısıyla bunalmadan, birliktelikleri paylaşmak en güzeli. Bir arkadaş veya aile bireyi, kim olursa olsun; sevgi bağınız sağlamsa, aranıza dağlar, denizler de girse farketmez. Ne kadar uzağa giderse gitsin dönüp dolaşıp, bir bumerang gibi yine sizi bulacaktır.

Can Yücel'in sevdiğim bir şiiri ile yazımı bitiriyorum:

Bunca zaman bana anlatmaya çalıştığını, kendimi bulduğumda anladım.

Herkesin mutlu olmak için başka bir yolu varmış,

Kendi yolumu çizdiğimde anladım..

Bir tek yaşanarak öğrenilirmiş hayat, okuyarak, dinleyerek değil..

Bildiklerini bana neden anlatmadığını,anladım..

Yüreğinde aşk olmadan geçen hergün kayıpmış,

Aşk peşinden neden yalınayak koştuğunu anladım.

Acı doruğa ulaştığında gözyaşı gelmezmiş gözlerden,

Neden hiç ağlamadığını anladım..

Ağlayanı güldürebilmek, ağlayanla ağlamaktan daha değerliymiş,

Gözyaşımı kahkahaya çevirdiğinde anladım...

Bir insanı herhangi biri kırabilir, ama bir tek en çok sevdiği acıtabilirmiş,

Çok acıttığında anladım..

Fakat, hak edermiş sevilen onun için dökülen her damla gözyaşını,

Gözyaşlarıyla birlikte sevinçler terkettiğinde anladım..

Yalan söylememek değil, gerçeği gizlememekmiş marifet,

Yüreğini elime koyduğunda anladım..

''Sana ihtiyacım var, gel ! '' diyebilmekmiş güçlü olmak,

Sana ''git'' dediğimde anladım..

Biri sana ''git'' dediğinde, ''kalmak istiyorum'' diyebilmekmiş sevmek,

Git dediklerinde gittiğimde anladım..

Sana sevgim şımarık bir çocukmuş, her düştüğünde zırıl zırıl ağlayan,

Büyüyüp bana sımsıkı sarıldığında anladım..

Özür dilemek değil, ''affet beni'' diye haykırmak istemekmiş pişman olmak,

Gerçekten pişman olduğumda anladım..

Ve gurur, kaybedenlerin, acizlerin maskesiymiş,

Sevgi dolu yüreklerin gururu olmazmış,

Yüreğimde sevgi bulduğumda anladım..

Ölürcesine isteyen, beklemez, sadece umut edermiş bir gün affedilmeyi,

Beni affetmeni ölürcesine istediğimde anladım..

Sevgi emekmiş,

Emek ise vazgeçmeyecek kadar, ama özgür bırakacak kadar sevmekmiş...

*****


Sağlık ve huzur dileklerimle.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder