7 Ocak 2009 Çarşamba

Unutkanlık


Bugün ortak sorunumuz haline gelen ''Unutkanlık'' la ilgili birşeyler yazmak istiyorum. Çoluk- çocuk, yaşlı-genç, aynı gemideyiz. Unutkanlar gemisi.

Bu halimiz arkadaş sohbetlerinde, giderek geniş bir yer tutmaya başladı. Örnekler adeta çığ gibi büyüyor. AAA bir de bakıyoruz akşam olmuş. Yok, biraz abarttım. Ama, her birimizden öyle öyküler çıkıyor ki;'' Bunun sonu iyi değil'' ana fikriyle kendimize geliyoruz. Ocakta unutulan yemekler, evde unutulan anahtarlar, buzdolabına konan çaydanlıklar....

İşin en acı yanı, yolda karşılaşıp uzun uzun sarılıp sohbet ettiğiniz arkadaşınızın ismini hatırlayamamanız. Oysa, ne kadar da samimisiniz. Hele çoluk çocuk ve ailenin, isim vermeden hatırını sorma durumu, bir cambazın ipin üstünde halka çevirerek yürümesi kadar takdir edilecek bir durum.

Zaman zaman, bu konuda kitaplar okuruz, sağlık programları izleyerek bilinçlenmeye çalışırız. Nereden aklımda kaldığını bilemeyeceğim; aklımıza gelmeyen bir ismi hatırlamak için, gözlerimizi daire çizecek şekilde çevirmenin faydası olduğunu öğrenmiştim.Ve böyle bir bilgiyi hemen, esirgemeden çevremle paylaştım. Yanılmıyorsam Yoga çalışmasıydı bu. ''Beynin iki lobu arasında ilişki kurabilmek ''amaçlı yapılan bir egzersiz. Düşünebiliyor musunuz? Her anı, birşeyler hatırlamaya çalışmakla geçen bizlerin göz yorgunluğunu.

Bir kere, bilinçli beslenmiyoruz. Bir çok şey gibi gıda ürünlerimizi de ithal eder olduk, kültürüyle birlikte.Türk mutfağını unuttuk. İksir gibi baharatlarımızı terkettik. Yeniden keşfediyoruz.

Eskiden telefonla aradığımız kişinin, tek tek numarasını çevirirdik. Şimdi adını görmemiz yetiyor. Bugün ''Ay ne büyük kolaylık'' dediğimiz, tüm teknolojik ürünler hafıza kaybımızı destekleyen en büyük etmenler. Kağıt kalemle çarpma, bölme işlemi yapmaya ne dersiniz? Yoksa onu da mı unuttunuz. Bir zamanlar bakkalın alt alta yazıp topladığı harcamalarınızı, ne kadar titiz kontrol ederdiniz. Şimdi ''Yazar kasa yalan söylemez'' diyip cebinize mi atıveriyorsunuz fişinizi.

Teknolojinin ucu, sonu yok. Yakında, bizim yerimize düşünen, konuşan aparatlarımız da piyasaya çıkarsa, iyice rahat ederiz.

Sağlık ve huzur dileklerimle



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder